Hüseyin Vatansever
Değerli Dostlarım,
Yaşadığımız ve milletçe acı kayıplar verdiğimiz depremler, ev sahibi olacak insanların nezninde binaların depreme dayanıklılığı konusunda farkındalık oluşmasını sağladı.
Son yıllarda benzer bir farkındalık enerji verimliliği uygulamaları konusunda kendisini gösteriyor.
Konutların konforlu ve teknolojik altyapıya sahip olması kadar; temiz, çevreci ve enerji dostu olması da tüketiciler tarafından fazla tercih edilme sebepleri arasında yer alıyor.
Yenilenebilir enerjinin bitmek tükenmeyen bir enerji kaynağı olduğunu hepimiz biliyoruz.
Bu ayki Blog yazımda sizlere, geleceğin yeni teknolojisi olarak adlandırılan ısı pompalarından bahsetmek istiyorum.
Isı pompaları; ısıtma, soğutma ve sıcak su elde ederek bu uygulamaları tek bir sistemde birleştirip su, hava ve toprak gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanarak diğer ısı kaynaklarına göre yüksek enerji tasarrufu sağlıyor. Doğalgazın henüz ulaşamadığı bölgelerde iklimlendirme sorununu ortadan kaldırıyor. Isı pompaları, sadece insan hayatını kolaylaştırmıyor aynı zamanda küresel ısınmayı önlemek için önemli bir adım işlevi görüyor.
***
Yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanarak çalışan ve diğer yakıtlara oranla daha verimli enerji elde ederek tasarrufu sağlayan ısı pompaları, fosil yakıtların yarattığı çevre kirliliği gibi atmosferin ısınmasına sebebiyet veren gazları da ortadan kaldırmış oluyor.
AB’nin 2050 yılına kadar hedeflediği “net sıfır emisyon” yaklaşımı ile ısı pompaları mükemmel bir uyum sağlıyor. Sistemlerinde bulunan kompresör ve soğutucu akışkan devresi ile doğada bulunup düşük sıcaklığı nedeniyle kullanılamayan enerjinin, kullanılabilir sıcaklığa yükseltilmesi ile ısı pompaları alternatif bir enerji oluşturuyor.
Rusya-Ukrayna Savaşı’ndan sonra enerji fiyatlarında hepimizin yaşadığı öngörülemez artışlar ve doğalgaz arzının azalma riski, ülkemizde hâlâ doğalgazdan elektrik eldesinin toplam elektrik üretiminin %30’larda olması sebebi ile oluşan yüksek maliyetler ile birlikte tüketicilerin alternatif yenilenebilir enerji kaynakları hakkında daha fazla bilinçlenmesi gerektiği düşüncesindeyim.
Enerjide Rusya’ya olan bağımlılığımızı bitirmek isteyen AB ülkeleri, bu yüzden ısı pompaları ile ilgili tüketici konumundaki vatandaşlarını bilgilendirip, tercih etmeleri için yönlendiriyor. AB, atık ısı kaynaklarını kullanarak hem elindeki enerjiyi değerlendirmiş oluyor hem de düşük maliyetli çevre dostu bir alternatif yenilenebilir enerji kaynağını vatandaşlarının kullanımına sunuyor.
***
Türkiye dâhil birçok ülke, hâlâ büyük oranda fosil yakıtlarla (doğalgaz, fuel-oil, motorin vb.) çalışan ısıtma sistemleri ve ulaşım için çevre dostu olmayan kaynakları (benzin, diesel vb.) kullanıyor. Her zaman olduğu gibi İsveç, tüm dünyaya bir alternatif yenilenebilir enerji kaynağı sunuyor. Isı pompaları sayesinde, İsveç’in başkenti Stockholm’de ısıtmanın yaklaşık yüzde 98’i yenilenebilir veya geri dönüştürülmüş ısı enerjisi ile sağlanıyor.
Fosil yakıtlı ısıtma ürünleri, ısıyı bir kimyasal reaksiyon sonucu ortaya çıkartırken ısı pompaları, dünya üzerinde zaten var olan ısıyı aktararak elde ediyor. Isı pompaları aktardıkları enerjiyi sadece havadan değil, toprak ve su gibi farklı ortamlardan da sağlayabiliyor. Örneğin Stockholm’de sanayi tesislerinden, atık sulardan ve Baltık Denizi’nden gelen çevresel ısıdan da faydalanılıyor.
AB’nin 2050 hedefine karşılık İsveç, 2025 yılına kadar ısıtma tedariğinde fosil yakıtlardan tamamen arınan bir ülke olmayı hedefliyor. Bu doğrultuda biyoyakıt ısıtma tesislerinden karbondioksit yakalayarak; bu karbonu yeraltına enjekte etmeyi hedefliyor. Biyoyakıt üretmek için kullanılan bitkiler, büyüme sürecinde havadaki karbondioksiti zaten emmiş oluyor ve bu karbondioksit daha sonra yakıt yakıldıktan sonra depolanıyor. Dolayısıyla ortaya karbon negatif bir enerji kaynağı çıkıyor.
***
Isı yalıtımı olmayan binalarda ve konutlarda tüketilen enerjinin yaklaşık %80’i verimsiz kullanılıyor. Bilinçli tüketiciler olursak eğer dünyamızın bize sunduğu nimetlerden yararlanabiliriz.
Bunlardan belki de en önemlisi; temel yenilenebilir enerji kaynakları olan güneş enerjisi, jeotermal enerji, rüzgâr enerjisi ve hidrojen enerjisinden elde edilecek elektrikle çalışan ısı pompaları…
Vatandaşının yaşam konforuna ve doğaya saygı duyan, çağdaş, yeni teknolojiye önem veren ülkelerin teşvik ettiği çözümler işte bunlar.
Biz tüketiciler, atmosfere yaydığımız sera gazları yerine yenilenebilir enerjiyi tercih ederek evimizi, ofislerimizi, fabrikalarımızı verimli bir şekilde ısıtabilir çevreci enerji kaynaklarını kullanarak bir nebzede olsa yaşlı dünyamıza katkıda bulunabiliriz.
Bir Yüksek Mühendis olarak, tüm dostlarımla bu önemli dönüşüm ve değişimi paylaşma ihtiyacı duyuyorum.
Sevgilerimle…


